22 Eylül 2018 Cumartesi

2018 Kadınlar Dünya Basketbol Şampiyonası


Yoğunluk sebebiyle, sadece kısa bir inceleme yazabileceğim Perilerimiz'in başarısını temenni ettikten sonra:


A Grubu

Güney Kore: 1.92'lik pivot Ji Su Park, artık 19 yaşında. 2014'te 15 yaşındayken işin içerisine girip harikalar yaratan Park, artık daha olgun ve ülkesinin tek umudu. Onun 15 sayı 10 ribaunt civarı istatistiklerine şahit olamazsak, Kore hiçkimseyi yenemez. Tahminim, grupta sonuncu olacakları yönünde. Park'ın yakın zamanda ligimiz veya WNBA tarafından keşfedilmesini beklediğimi de ileteyim.

Yunanistan: Maltsi gibi bir efsane, artık yolun sonuna geldi. 39 yaşındaki skorer playmaker, geçen sene bizi üst turda dağıtan başat faktördü. Tabi onunla birlikte Sotiriou, Kaltsidou, Lymoura, Kosma ve Stamati gibi kadronun diğer kalbürüstü as gediklileri de son demlerini oynayacak. Bu geçiş döneminin ardından her şey Spanou, genç pivot Fasoula ve Christinaki'nin üstüne kalacak ve bizi 2017'de mahveden Spyridopolou'nun alacağı rol, Pavlopolou'nun takımın beyni haline gelip gelemeyeceği gibi muammalar mevcut. Bu geçiş döneminde grup üçüncülüğü onların layık olduğu konumdur, diye düşünüyorum.

Fransa: Artık Dumerc yok ve Epoupa henüz onun yerini almaya hazır değil. Dahası, Yacoubou da turnuvaya katılmıyor ve Gruda, Tchatchouang, Miyem, Ciak, Michel ve Ayayi gibi rotasyonun belkemiği görevini gören tüm usta oyuncular, sağlam bir oyun kurucu yokken biraz zorlanabilirler (bkz. geçen seneki İspanya finali). Badiane, Johannes, Duchet, Chartereau, Bernies gibi genç ve yetenekli isimler var ama içlerinden sadece şutör Johannes rüştünü ispat etti. Tabi bir de yine belalıları Kanada ile eşleşmiş olma sorunları baş gösterecek. Grupta ilk iki sırayı almaları garanti. Ötesi, turnuva formatına göre şekillenecek.

Kanada: Plouffe ikizlerinden sadece Michele burada. Tamara Tatham gibi WNBA tecrübesi olan bir isim de eksik. Achonwa, Gaucher, Ayim, Langlois ve en önemlisi de Kia Nurse, yerli yerinde duruyor. Sert fizik yapıları, oyunu katı ve daraltıcı bir savunma anlayışıyla oynamaları, hücumda topu iyi dolaştırmaları onların yine en büyük avantajları. Ama 24 saniye süresini hep çok verimli kullandıklarını söylemek, güç. İlk iki sırayı alacaklarını tahmin etmek kolay. Sonrasını göreceğiz.

1) Fransa 2) Kanada 3) Yunanistan 4) G. Kore

B Grubu

Türkiye: Burcu Soysal ve özellikle 2,05'lik İnci Güçlü, merakla beklediğimiz gençlerdi - ama henüz vakitleri gelmedi. Birsel ve Şaziye de emekliliğini açıklayınca, yıllardır devam eden o altın jenerasyonun kemik kadrosu daha da daralmış oldu ve Işıl, Tuğçe, Olcay, Ayşe, Esra, Cansu, Bahar ve Tilbe gibi asların üzerine daha da yük bindi. Gerçi 2016'daki gibi dar bir rotasyon uygulanacaksa, her şey yarıda kalacaktır. Ama işlerin yolunda gideceğini ve 9-10 kişilik bir rotasyon kullanacağımızı düşünürsek, İlayda Güner gibi bir genç pivotu, formda bir Q'yu, Merve ve Asena gibi takviyeleri görmekten çok mutlu olacağım şahsen. Maksat, Işıl'ın deliciliği ile dışarıda şutörlere boş alan yaratabilmek ve üçlükleri %40'a yakın bir yüzdeyle bitirebilmek. Gerisi, zaten Liz Cambage'ı durdurmaktan ibaret. Bence ilk iki sırayı alacağız. Ama rotasyon geniş tutulmalı mutlaka. Savunma direncimiz nasılsa bizim yine yüz akımız olacak. Tilbe'yi 4, Bahar'ı 3, Q'yu 5 numarada aynı anda görebilirsek, ilginç bir skor ve ribaunt gücü oluşturabiliriz, o da var.

Arjantin: Güney Amerika gibi sadece Brezilya'nın sesinin yükseldiği bir kıtada ite kaka gelen şampiyonluk başarısı, Arjantin kadın basketbolu için fazla ümitli konuşmayı engelliyor elbette. Gretter - Burani - Buquete üçlüsünün sırtında gidiyorlar ve dış şutlarda nal topluyorlar. Sadece, hırçın ve sert savunmaları pek çok rakibi raydan, çileden çıkartıp yıpratabiliyor, buna dikkat etmek lazım. Nijerya maçı onlar için krtiik. Bizi de son çeyreğe kadar zorlarlar. Ama onların yeri, 3-4. sıra mücadelesi vermek. Fiorotto ve Marchizotti'ye de biraz dikkat etmek lazım.

Nijerya: Akhator ve Kalu hariç, Afrika basketbolunun lokomotifi olan Nijerya'nın arz ettiği bir tehlike yok. Sert veya atletik değiller, teknik de değiller. Sadece, ivmelenmelerine izin vermemek lazım. Grup sonunculuğunun önünde bir tek Arjantin maçı olabilir.

Avustralya: Nerdee o Lauren Jackson'lı, Batkovic'li, Penny Taylor'lı, Lelani Mitchell'lı kadro, nerde bu kadro... Bir tek Liz Cambage'a bağımlılar. Diğer isimlerin tamama yakını ya sıradan potansiyelli rotasyon oyuncuları, ya da genç cevherler. Böylesi bir geçiş dönemine rağmen, bu yıl WNBA'de bir maçta üretilen en fazla bireysel skor rekorunu 50+ sayı atarak kıran Cambage'ın 2016'daki hayal kırıklığına tekrar müsaade etmeyeceğini tahmin edebiliriz. Onun 40 sayı 20 ribantluk oyunlar sergilemesi muhtemel. O varken yine madalyaya adaylar. O yokken ise Nijerya ile aşık atarlar.

1) Avustralya 2) Türkiye 3) Arjantin 4) Nijerya


C Grubu

Japonya: Devşirme uzun Mawuli, onların Porto Riko'dan galibiyet koparmak için tek şansı. Başka söz söylemeye gerek yok. Ya da şöyle diyelim; bu ölüm grubunda yer almak, onların kötü kaderi. Çünkü takım oyunu sayesinde Kore kadar şans yakalamaları mümkün olabilirdi başka bir grupta. Ama şimdilik, kaderlerine razı olmak zorundalar.


Porto Riko: Daima hırçın ve sertler, ama hep hantallar. Yolanda Jones ve Perez hariç kalburüstü veteranları, Quinones dışında da gençleri yok, herkes aynı yaş grubunda. Bu, hem avantaj hem de dezavantaj yaratacaktır onlar için. İspanya ve Belçika gibi iki madalya adayının olduğu grupta, sadece Japonya'yı gözlerine kestirebilirler. Zaten çok öteye de gidemeyeceklerdir.

Belçika: Meessemann - Wauters ikilisi, yani İkiz Kuleler yine iş başında. Geçen sene herkesi büyülediler, bu yıl da aynısını yapmak için buraya geldiler. Mestdagh kardeşler, Carpreaux ve Vanloo gibi şahane kanat oyuncuları var. Delaere ve Bende Belobi gibi iki joker uzunları var. Meessemann zaten dünyanın en formda ve elit uzunlarından biri. Wauters da son kez dünya arenasına çıkacak, tecrübesiyle fark yaratacak. Kısalarda akıcılık sorunu yaşamazlarsa, gümüş madalyanın en büyük adayı olacaklardır.

İspanya: Bir dönemin sonuna geliniyor. Valdemoro'lu yıllar bitince çıkışa geçen altın jenerasyon artık yavaş yavaş inişe geçecek. Nicholls, Dominguez, Torrens, Palau, Lyttle, Xargay, Cruz ve Gil'den oluşan dev iskelet, son 2-3 uluslararası turnuvasını oynuyor. Tabi Lyttle yerine Ndour'u barındırmak hiçbir zaman için iyiye işaret değil, ama ilk 8'e girmek için gereken her şeye sahipler. Biraz zorlayabilrlerse, ilk 4'e de kapağı atarlar, ama 2014'teki gümüş madalyanın tekrarını beklememek lazım. Torrens'e yine ana dağıtıcı olarak büyük sorumluluk düşecek. Romero'nun yokluğu da, 1 numarada ellerini daraltacaktır.

1) Belçika 2) İspanya 3) Porto Riko 4) Japonya

D Grubu

ABD: Yine şampiyon olacaklar. Delle Donne, Griner, Plum, Loyd, Taurasi, Bird, Stewart, çaylak Wilson, Charles, Ogwumike... Neyse ki küçük kardeş Ogwumike sakatlığı yüzünden buraya gelemiyor da insanlara biraz "acaba?" dedirtebiliyorlar... yok hayır, yine 20-25 sayı farkla herkesi ezip geçecekler. Maya Moore'un yokluğunu hissetmezler muhtemelen. Kadın basketbolunda atletizmin yarattığı fark, daima ve yine sadece onlara emanet. Acaba Griner'dan bir smaç görür müyüz bu sefer?

Letonya: İtalya'nın hakkını, hakemlerin yardımıyla "çalarak" buraya geldiler. Ama geçen turnuvada NCAA'li uzunlara hiç şans vermedikleri için, tazelenen rotasyonları şimdilik çok tecrübesiz. Tabi ki Basko (eskiden Melbrande da ekliydi, boşandı) ve ribaunt ustası Steiberga varken daima iddialılar; Vitola, Putnina, Brumermane, Laksa ve Kreslina da sisteme göre iyi-kötü onları Avrupa'nın orta düzey takımlarının arasına sokacak kaliteyi sergileyebiliyor. Genç Strautmane artık pota altında muhakkak şans bulmalı, yoksa Steinberga'nın yine canı çıkacak. Jekabsone da yok zaten - skorda çok zorlanacaklar. Tahminim, 3. sırayı alacakları yönünde.

Çin: Teknik eksikliklerini sert fizikleri ile örtmek, onların göbek adı. Burada da grup aşamasında sürpriz 2 galibiyet alabilrler, ama ötesi biraz zor. Tabi tarzlarının Letonya gibi mücadeleci takımlara fena halde ters gelmesi, onlara üst tura yükselme noktasında büyük şans yaratacak. Dövüyorlar savunmada rakiplerini. Resmen dövüyorlar. Gürcülerin erkek basketbolunda yaptığı gibi. 2.05'lik Xu Han, 2 metrelik Li, 1.97'lik Sun ve iki adet 1.90'lık forvet ile, pota altında çok ilginç şeyler yapabilirler. Bu da onları grup 2.liği için favori hale getiriyor.

Senegal: Diarra, Fall ve Sarr gibi 1.90'ın üzerinde üç uzunları var. Pota altında bir şey üretemezlerse, bunun tek sebebi, bu grupta yer almaları. Yoksa başka bir grupta kendilerini ikinci tura çıkartacak o tek galibiyeti alabilirlerdi.

1) ABD 2) Çin 3) Letonya 4) Senegal

Ekrem Memnun, Aziz Akkaya ve Zeynep Gül Ene'den oluşan teknik ekibimiz, pek çok zoru kolaylaştıracaktır. Başarılar Periler... İlk 6'ya girmeniz bizim için büyük gurur olacaktır yine. Sırbistan, Rusya, Litvanya, Brezilya, Belarus ve Çekya gibi görmeye alıştığımız takımların yokluğu bize garip gelecektir kuşkusuz bu kez; ama basketbol, her zaman güzeldir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder