Beklenen gün, geldi çattı. Kadrolar belli, takımlar hazır. Üstelik, Arjantinli Sergio Romero ve İngiliz Alex Oxlade-Chamberlain hariç sakatlığı sebebiyle, ve Leroy Sane, Icardi ve Nainggolan hariç çeşitli diğer sebeplerle kupayı kaçıran üst düzey bir futbolcu da yok bu sefer; yani herkes neyi var neyi yoksa nizami biçimde toplayıp gelebilmiş. Tabi bu kategoriye az kalsın sezonun flaş ismi Mohammed Salah'ı ekleyecek olan Sergio Ramos'u de esefle kınıyoruz yeri gelmişken. Ve İtalya ile Hollanda gibi iki devin yokluğu da, canımızı yakıyor elbette... Ama karşımızda, tarihin en dengeli grup dağılımına sahip Dünya Kupası var, ve heyecan dorukta!
Bilen bilir, konu basketbolken "kısa" incelemeler yapmayı hiç sevmem. Ama futbolu basketbola nazaran bir kuble az sevdiğim için, Dünya Kupası incelememi ve tahminlerimi rahatlıkla kısa tutabilirim. Başlayalım öyleyse:

Evet,
turnuvanın ev sahibi bu grupta. Ama hazırlık maçlarındaki grafik ve kadrodaki isimlerin düzeyi, bize orta halli, net bir eksiği olmayan ama fark yaratacak fazla bir ismi de bulunmayan bir takım görüntüsü çizdi. Kısacası,
2008'deki halleriyle zerre alakaları yok, yani herhangi bir maçı kazanmaları daha zor. Ama, sistemleri sayesinde, kaybetmeleri de zor. Az gollü beraberliklerin takımı olacaklar. Hakemler onları biraz kayıracağı için, tur şansları çok. Diğer tarafta, turnuvanın en yaşlı ismini ve en popüler oyuncusunu barındıran
Mısır, takım halinde oynamayı seven
Suudiler ve grubun favorisi
Uruguay da burada.
Suudiler, Rusya'nın bir alt gömleği durumundalar.
Mısır ise sadece
Salah formdaysa fark yaratabilir. Dolayısıyla, gruptaki sıralamam
1) Uruguay 2) Rusya 3) Mısır 4) Suudi Arabistan.

Bu grupta iki net favori, bir de
Fas gibi bir plase var.
İran'ın etkili, maça damga vuracak bir ismi yok. Fas'ta ise
Belhanda, Benatia, Dirar, Amrabat ve Ziyech gibi kaliteli isimler mevcut.
İspanya, eski günlerini artık mumla arıyor ve
Morata'nın da yokluğunda gol yollarında zorlanmaları bekleniyor. Tabi birkaç gün evvel Real Madrid'le anlaşan teknik direktör
Lopetegui'nin apar topar kovulması ve yerine efsane futbolcu
Fernando Hierro'nun gelmesi, onların düzenini daha beter alt üst edebilir. İte kaka son Avrupa Şampiyonu olan
Portekiz eğer sadece
Ronaldo'ya bağımlı oynamazsa, bu grupta bol galibiyetli maçlar görürüz. Aksi halde, yani
İspanya ve Portekiz'in fileleri fazlaca havalandıramadığı maçlar oynanırsa, epeyce sıkıcı
beraberlikler grubun kaderini tayin edecektir. Tahminim;
1) Portekiz 2) İspanya 3) Fas 4) İran

Gelelim
Fransa'ya.
Turnuvanın her bakımdan açık ara favorisi olan son Avrupa Şampiyonası finalisti, buraya eksiksiz ve kusursuz geliyor. Ekipten iki ayrı kadro çıkarsanız ikisi de kafadan yarı final görür, öyle bir düzeydeler. Ama grubun geri kalanı, gol bulmak için her maç göbek çatlatacak. Belki
Eriksen sayesinde
Danimarka bir parça rahat edebilir. Ama
Peru'da da
Farfan'ın yanına iyi bir takipçi ve fırsatçı lazım. Bu üç takım da, şimdilik deneysel bir kurguyu sahaya sürecek ve her maçta oyunun gidişatına göre kendi içlerinde çözümler arayacaklar. Üst düzey kulüpte forma giyen üst düzey oyuncu bakımından,
Cahill'li Avustralya ve
Danimarka daha kontrollü,
Peru daha tehlikeli bir görünüm sergiliyor. Tahminim:
1) Fransa 2) Danimarka 3) Peru 4) Avustralya

Bayanlar baylar, karşınızda turnuvanın en tuhaf grubu var.
Arjantin hariç diğer takımlar her maç farklı ekollerin çarpışmasını bize sahneleyecekler. Hırvatlar teknik,
İzlandalılar taktik,
Nijeryalılar ise fizik ağırlıklı bir yapıyı benimsiyorlar. Nijerya'nın
Ahmed Musa hariç güvenecek çok az şeyi var, ama Hırvatlar buraya
Modric, Mandzukic ve Rakitic gibi olgunlaşmış ve kariyerinin zirve dönemini yaşayan bir kadroyla geliyorlar. Arjantin'de ise, tüm hedef,
Messi'yi bir Dünya Kupası şampiyonluğu ile uğurlayabilmek. Ama başta
Pastore olmak üzere formsuz yıldız isimlerin ve sakatlanan as kaleci
Romero'nun yokluğu, üst turlarda onların ipini çekebilir.
İzlanda ise, hep bildiğimiz ve sevdiğimiz gibi; yine gönüllerin favorisi olacaktır. Onlar için kilit maç, çok ters düştükleri
Hırvatistan maçı. Eğer işler umdukları gibi giderse, 2016'da
İngiltere'ye yaptıkları sürprizi onlara da yapabilirler. Tahminim:
1) Arjantin 2) Hırvatistan 3) İzlanda 4) Nijerya

İşte size turnuvanın
en kısır skorlu maçlarının yaşanacağı grup.
Brezilya hariç, tüm diğer takımlar inadına kontrol ve inadına garanti diyecektir. Çünkü üç takımın da düzeyi birbirine yakın ve hepsi bir birini gözüne kestirip, hata yapmadan rakibin hata yapmasını bekleyerek oynayacaktır. Bu noktada
İsviçre ve Sırbistan, Avrupa ekolünden geldikleri için biraz daha avantajlı.
Kosta Rika ise, kolay atıp kolay yiyen bir görünüm sergiledi hazırlık maçlarında. Ve böylesi turnuvalarda kolay atmak zorlaşır, kolay yemek de sizin sonunuz olur. Dolayısıyla,
Neymar & Co. zirveye yürürken,
Shaqiri'li İsviçre ve
Ljajic'li Sırbistan ikinci sıra için düello edecek,
Keylor Navas'lı, Celso Borges'lu Kosta Rika da, sürpriz kovalayacak. Tahminim:
1) Brezilya 2) Sırbistan 3) İsviçre 4) Kosta Rika
İbrahimovic, yok... İsveç, yıllar sonra ilk kez bir büyük turnuvada
İbrakadabra'sız... Ve forvet hattında bir tek, inişteki
Toivonen var. Hep fiziksel ve taktiksel oynayan
İsveç'in burada işi zor, çünkü
Almanya zaten açık ara favori ve
Kore ile Meksika hep "düğüm çözücü" üslupta oynayıp şapkadan tavşan çıkartıyor.
Kore demişken;
Son Heung-Min burada onlara tek başına 1 galibiyet aldırabilir (İsveç karşısında tabi).
Meksika ise,
Vela'nın dönüşüyle,
Hernandez-Vela-Dos Santos-Guardado hattına yeniden kavuştu ve
Ochoa gibi eksantrik bir kaleciye,
Marquez gibi bir tecrübeye de sahipler. Dolayısıyla,
Reus-Müller-Draxler-Höwedes işbirliğiyle finale kadar yürümesi beklenen
Almanya lider olacaktır, ve kalan takımlar için tahminim:
2) Meksika 3) Güney Kore 4) İsveç

Çok güzel bir grup. Evvela
Hazard'lı, De Bruyne'lü, Fellaini'li, Courtois'lı, Lukaku'lu, Batshuayi'li ve Verthongen-Alderweireld-Vermaelen-Kompany gibi bir defans hattına sahip
Belçika, grubun bu kez açık ara favorisi ve çok güzel bir futbol vaat ediyorlar.
İngiltere'de ise
Sterling bu yıl
Guardiola'nın hocalığı sayesinde beklenen seviyeye geldi ve
Hurricane Kane, Vardy, Dele Ali, Rasford, Welbeck gibi hücumcular ile o sıkıcı görünümlerinden kurtuldu İngilizler. Tabi kalede
Butland'ın ne denli güven verdiği ayrı bir konu. Ama bu iki takım, iştahımızı kabartıyor.
Panama çok ilginç bir ekip,
Tunus ise halen boğucu Kuzey Afrika-Berberî tarzıyla oynuyor. Burada ben
Panama'nın bir sürpriz galibiyet almasını bekliyorum. Tahminim:
1) Belçika 2) İngiltere 3) Panama 4) Tunus
Ve işte turnuvanın en çekişmeli, en keyifli, sürprizlere en açık ve en güzel grubu. Bir defa, P
olonya, Kolombiya ve Japonya, birbirlerine çok yakın düzeydeki ekipler.
Lehler'de Lewandowski, Glik, Milik ve Kuba'dan oluşan kaliteli klasik çekirdek artık bir kademe yukarı çıktı ve
birincilik için en büyük aday konumundalar. Yoksa onların kapalı futbol anlayışı yüzünden elenmelerine kesin gözle bakardım.
Kolombiya'da Jackson Martinez yok, ama 2014'ten bildiğimiz üzere
Falcao-James Rodriguez işbirliği çok fazla şeye gebe. Hele ki
Falcao bu kadar form tutmuşken. Ama benim en dikkatle takip edeceğim takım,
Ono-İnamoto-S. Nakamura'dan sonra inanılmaz bir ekol yakalayan
Japonya olacak.
Honda, Kagawa, Nagatomo, Okazaki, Hasebe ve Endo gibi hem çok uyumlu hem de çok etkili bir nüveye sahip olan
Japonlar, burada grubu her ihtimale gebe kılacaktır. Sow'lu, Mane'li Senegal ise... yanlış grupta. Yine de
Mane ile sürpriz goller atacaklardır. O yüzden, tahminim:
1) Polonya 2) Japonya 3) Kolombiya 4) Senegal. Tabi her an
1) Kolombiya 2) Japonya 3) Senegal 4) Polonya gibi bir sıralama da görebiliriz. Elenenlere gerçekten çok yazık olacak.

Üst turlara, isterseniz daha sonra gelelim. Ama benim düşüncem; Fransa-Almanya finali oynanacaktır ve kupayı Fransa kazanacaktır.
Herkese iyi seyirler!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder